Başta anneler olmak üzere ebeveynlerin yavrularına kavuşacakları bu son süreçte ihtiyaç duyacakları ürünlere yazımız boyunca yer vermeye çalışacağız. Doğuma hazırlığın, doğum öncesi ve sonrasında sağlayacağı kolaylıklar ile ne kadar gerekli olduğunu böylece anlamış olacağız.
Doğum yapan annelerin ve bebeklerinin hastanede ne kadar süre kalacaklarını belirleyen en önemli faktörlerden biri doğumun normal mi yoksa sezaryen mi olduğudur. Sorunsuz geçen bir normal doğum sonrasında ortalama 24 saat hastanede kalınabilmektedir. Bu 24 saatlik süre anne ve bebeğin kontrol altında tutulması için belirlenmiştir. Anne ve bebeğin doğum sonrasındaki rutin kontrolleri bu süre içerisinde yapılmaktadır.
Doğumun hemen sonrasında hastanede kalınacak süreyi uzatabilecek etkenler arasında en sık görüleni bebeğin sarılık belirtisi göstermesidir. Sarılık belirtisi olan bebekler bu durumun kontrolü ve gerekirse tedavisi için anneleri ile birlikte bir süre daha hastanede kalabilirler.
Sarılığın en etkili ve bilinen tedavisi bebeğin anne sütü emmesidir. Bu aşamada annelere bebeklerini bol bol emzirmeleri tavsiyesinde bulunulur. Yeni doğan bebeklerde sarılığa neden olan kanında çok fazla bilirubin birikmesi sık emzirme ve dışkı yoluyla atılır. Sarılığa maruz kalan bebeklerde tende ve gözün beyaz kısmında sararmalar ve bebekte yoğun uyku hali gözlemlenir. Bu konuda doktorların ve ebelerin yeni doğum yapmış annelere tavsiyesi bebeklerini 2-3 saatte bir uyandırarak emzirmeye çalışmalarıdır.
Yeni doğan bebeklerde yaşanma ihtimali olan kilo kaybı da hastanede kalma süresini uzatabilecek nedenler arasında yer almaktadır. Anne sütünün yeterli olmadığı durumlarda, bebek iyi beslenemez ve bu da kilo kaybına yol açabilir. Böyle bir durumla karşılaşılması halinde bebekteki kilo kaybının ne ölçüde olduğunu takip etmek için bebeklerin kaka ve idrar fonksiyonları takip edilir ve ölçülür. Bu nedenle kilo kaybının da doğum sonrası hastanede kalma süresini uzatacağını söyleyebiliriz.
Sezaryen ile bebeklerini dünyaya getiren ya da getirmek zorunda kalan anneler için bu sürecin bir cerrahi operasyon olduğunu belirtmemiz gerekir. Normal doğuma kıyasla doğum esnasında verilen narkozun etkisiyle daha az sancı duyulsa da, doğum sonrasında bu durumun tersi yaşanabilir. Sezaryen doğum sonrası narkozun etkisini kaybetmesi ile dikiş bölgesinde ağrılar hissedilebilir. Bünyeye göre değişebilen bu durum herkeste farklı tesir edebilir. Sezaryen doğumda anne Doğumdan 6-8 saat sonra ayağa kalkabilir. Sezaryen sonrası annenin normal hayata dönmesi ise 4-5 gün sürebilir.
Doğum sonrası hastaneden çıkış süresini etkileyen ve en sık rastlanan etkenler bunlardır. Bunlar dışında annenin geçirebileceği olası bir sağlık sorunu ya da bebekte gözlemlenen anormallikler ve hastalıklar da doğal olarak bu süreci uzatacaktır.
Doğum yaklaştıkça anne adaylarının kafasındaki en önemli sorulardan biri de sezaryen mi, doğal doğum mu? Bu durum yaygın olarak bilinenin aksine annenin her zaman kendi kendine verebileceği bir karar değildir. Yani anne adayları hamilelik sürecinde doğumumu normal yapacağım ya da sezaryen doğum yapacağım diyerek kendilerini şartlandırmamalıdırlar.
Doğumun ne şekilde olacağının kararı mutlaka doktora danışarak alınmalıdır. Zaten hamileliğin son günlerinde bu karar annenin insiyatifinden çıkarak büyük oranda doktorların ve kadın doğum uzmanlarının belirleyeceği şekilde sonuçlanacaktır.
Anne ve bebeğin sağlığı doğum süreci boyunca en önemli kıstastır. Bu durum doğum esnasında da ilk kural olarak benimsenmektedir diyebiliriz.
Bazı koşullarda normal doğum anne için zararlı olabilir. Şeker, tansiyon, bebeğin doğum kanalına girmemesi, bebeğin ters gelmesi, kordon dolanması gibi karşılaşılabilecek pek çok sorun normal doğumu mümkün kılmamaktadır. Bu ve benzeri durumlarda sezaryen yapılması gerekebilir.
Yukarıda belirttiğimiz durumların dışında da sezaryeni gerektirebilecek farklı komplikasyonlar olabilir. Genetik bazı rahatsızlıklar da normal doğum ihtimalini ortadan kaldırabilir.
Bu gibi durumlarla karşılaşılmaması halinde normal doğum hem anne hem de bebek için en sağlıklı yöntemdir. Öncelikle şunu belirtmemiz gerekir ki, normal doğumda annenin iyileşme süreci sezaryene kıyasla çok daha hızlıdır. Normal doğumda bebeğin anneden kaynaklı bazı faydalı bakterilere maruz kalması bağışıklık sitemi için son derece önemlidir.
Halk arasında çok konuşulan ''normal doğum anne için, sezaryen bebek için iyidir'' yaklaşımının da net bir şekilde yanlış olduğunu belirtmemiz gerekir. Hangi doğum şeklinin hem bebek hem de anne için faydalı ve gerekli olduğuna yukarıda belirttiğimiz etkenlere göre karar verilir.
Anne ve bebek için gerekli olan en temel ihtiyaçların bulunduğu çantaya doğum çantası denilmektedir. Doğumun hemen öncesinde, doğum sırasında ve doğum sonrasında anne ve bebek için gerekli olabilecek, adeta olmazsa olmaz bazı ürünler önceden listelenerek doğum çantasına eklenmelidir.
Doğum çantasının oluşturulması hem maliyeti açısından, hem de daha önce doğum yapmış kişilerin tecrübelerinden faydalanılması açısından önceden yapılması gereken bir hazırlıktır. Doğum çantası hazırlamak başlı başına bir iştir diyebiliriz. Bunun için ilk yapılması gereken doğum çantası listesi hazırlamaktır. Özellikle ilk doğumunu yapacak anne adaylarının doğum çantası hazırlamadaki heyecanları hem eksik hem de gereksiz bir takım ürünleri almalarına yol açabilir. Önceden hazırlanmış bir liste eksiklikleri tespit etme ya da başkalarında danışılması durumunda gereksiz olanları elemek açısından kolaylık sağlayacaktır.
En iyi şekilde doğum çantası hazırlama konusunda hem anne, hem de bebek için gerekli olacak tüm malzemelerin detaylarına yazımızın devamında yer vermeye çalışacağız. Şimdi doğum çantası ne zaman hazırlanmalı bu konudaki deneyimlere yer vermeye çalışacağız.
Doğum çantası içine konacak gerekli malzemelerin hazırlanması kadar zamanlama da son derece önemlidir. Pek çok kişiye göre 32. haftadan itibaren yani normal şartlardaki bir doğumdan 2 ay önce doğum çantası hazırlanmaya başlanmalıdır. Doğum çantası hazırlamaya başlamadan önce doğumun gerçekleşeceği hastanenin bebek ve anne için sunduğu imkanlara göre hareket edilmelidir. Bazı özel hastaneler doğum çantasına koyulması gereken malzemelerin bir kısmını karşılamaktadır. Devlete bağlı kadın doğum hastanelerinde doğum öncesi ve sonrası için sunulan imkanlar kısıtlıdır.
Doğum çantası ya da doğum valizi hazırlanırken erken doğum ihtimalinin de hesaba katılması gereklidir.
Eğer tam kapsamlı bir doğum çantası hazırlamak istiyorsanız aşağıda sizler için hazırladığımız listeye göz atabilirsiniz.
Doğum süreci anne, bebek ve refakatçi için belli başlı bir takım hazırlıkları gerektirmektedir. Bu hazırlıklar yapılırken özellikle yaz doğum çantası ve kış doğum çantası gibi mevsime bağlı hareket edilmesi anne, bebek ve refakatçinin işini kolaylaştıracaktır. Yaz aylarında doğum yapanlar ile kış aylarında doğum yapanların hazırlayacakları çantalarda bu durumu mutlaka göz önünde bulundurmalarını tavsiye ederiz
Yazımızın bu aşamasında bebek doğum çantası hazırlanırken gerekli olan malzemeleri sizlerle paylaşmaya çalışacağız.
Doğum sonrasında bebeğin dışarıdaki hava koşullarından en az şekilde etkilenmesini sağlayan kıyafetler seçilmelidir. Ayrıca bebeğin hassas tenine zarar vermeyecek ürünlerin tercih edilmesi çok önemlidir. Bu konuda pek çok firma %100 organik pamuktan üretilmiş bebek kıyafetlerine ürünleri içerisinde yer vermektedir. Çıtçıtlı body ve yeni doğan tulum seçenekleri iyi birer tercihtir. Mevsime göre ince ve kalın kıyafet alternatifleri mutlaka dikkate alınmalıdır.
Bebek için hastane çıkış kıyafetleri içerisinde bere, eldiven, çorap gibi diğer gerekli ürünler de bulunmaktadır. Hastane çıkış seti olarak piyasada yer alan hazır ürünleri de tercih edebilirsiniz.
Yeni doğan bebekler için battaniye tercihi biraz da geleneksel olarak bebeğin cinsiyetine göre seçilir. Erkek bebekler için mavi, kız bebekler için daha çok pembe renkte battaniyeler alınmaktadır. Kıyafetten sonra bebeğin sarıp sarmalandığı ürün olması itibariyle battaniye tercihinin de dikkatle yapılması gerekmektedir. Kimyasal ve kalitesiz malzemelerden üretilen battaniyeler hava almadıkları için terlemeye sebep olabilir. Ayrıca simli, kenarları püsküllü üzerine gereksiz parçaların dikili ya da yapıştırılmış olduğu battaniyeler de bebek için tehlikeli olabilir.
Bebek bezi ve ıslak mendil ikilisi bebekler için en önemli ihtiyaçların başında gelmektedir. Bebek bezleri bu piyasadaki rekabetten kaynaklı yoğun reklamlara göre değil bebeği rahatsız etmeyecek markalardan biri seçilerek belirlenmelidir. Piyasanın en pahalı ve popüler bebek bezleri bebeğinize uygun diye bir kural yok. Pek çok anne fiyat performans karşılaştırması yaparak deneme yanılma yöntemi ile bebeklerine en uygun bezi seçmektedir.
Bebek bezinde aranan özelliklerin başında pişiğe neden olmaması ve sızdırmazlık gelmektedir. Hatta bazı ebeveynler uzun süre kullandıkları bez markalarından vazgeçip farklı ürünlere yönelebilmektedir.
Kimyasal madde bulundurmayan, %100 doğal malzemelerden üretilmiş bebek bezleri özellikle yeni doğan bebeklerin kullanımı için en uygun olanlarıdır.
En uzun süre kullanılan bebek bezleri arasında yer alan yeni doğan bebek bezleri bebeğin kilosuna göre değişiklik göstermektedir. Bu nedenle doğum öncesinde çok fazla bez stoğu yapmak doğru bir tercih olmayabilir.
Bezden sonra bebeğinizin tenine en çok temas eden ürünlerin başında ıslak mendiller gelmektedir. Bebeğin cildi ile uyumlu yeni doğanlar için üretilmiş ıslak mendiller, yalnızca alt değişimi sırasında değil bebeğin ilk temizliği sırasında da kullanılabilir. Bu nedenle saf su içeren, içerisinde kesinlikle kimyasal madde bulundurmayan, güvenilir markaların ıslak mendilleri kullanılmalıdır.
Doğum sonrasında özellikle hastane çıkışında gerekli olacak bir diğer ürün de pusettir. Bebek pusetleri genellikle bebek arabaları ile birlikte takım olarak satılmaktadır. Puset, hastane çıkışında tek elle bebeği taşıyabilme kolaylığı sunması açısından fonksiyonel bir üründür. Aynı şekilde otomobil ya da toplu ulaşım araçları ile seyahatte puset hem ebeveyn hem de bebek için büyük konfor sunmaktadır.
Yeni doğan oto koltukları ile araç içerisinde bebeğinizi kucağınızda taşımak zorunda kalmazsınız. Hem güvenlik hem de konfor açısından oto koltukları bebeklikten başlayarak çocukluk döneminde de çok işinize yarayacaktır.
Bebeklerin tenine temas eden her ürünün doğal malzemelerden oluşması son derece önemlidir. Bebekler için banyo havlusu da bu sınıftaki ürünler arasındadır. Yeni doğan bebeklerin hassas tenine zarar vermemek için doğal ve yumuşak banyo havluları tercih edilmelidir.
Bazı bebeklerde cilt kuruluğu ya da egzama gibi atopik dermatit bazı sorunlar ortaya çıkabilir. Bu ve benzeri durumlarda doktor tavsiyesi ile bazı özel losyonlar ve kremler kullanılmaktadır. Bebekler için losyon seçiminde doktor tavsiyesi mutlaka dikkate alınmalıdır.
Yeni doğan pişik kremi pek çok annenin kurtarıcısıdır. Pişiğe bağlı ağlamalar, uyku problemleri gibi sorunların giderilmesi için uzman tavsiyesi ile pişik kremleri kullanılabilir.
Anneler doğum çantası modelleri de dahil olmak üzere doğum çantasının içerisine koyacakları her türlü ürünü kendilerine göre hazırlamalıdır. İnternet üzerinden yapılacak kısa bir araştırma ve deneyim sahibi kişilerin fikirlerinden yararlanarak hem anne hem de bebekler için efektif bir doğum çantası hazırlamak mümkün.
Aşağıda öncelikli olarak belirteceğimiz anne hastane çıkışı ihtiyaçları dışında makyaj malzemesi, telefon şarjı, tarak ve diğer kişisel bakım ürünlerini de değerlendirmeye alabilirsiniz.
Yeni doğum yapmış annelerin en yoğun süreci hiç şüphesiz bebeklerini emzirdikleri zaman dilimleridir. Günde defalarca bebeklerini emziren anneler için kolaylık sağlayacak uygun kıyafetler seçilmelidir. Gecelik hem hastane sürecinde hem de eve geldikten sonra rahat olmaları açısından da tercih edilmektedir. Önden düğmeli gecelikler emzirmeye uygundur.
Doğumdan hemen sonra annedeki kanamalar ya da hastane ortamındaki beklenmedik durumlar karşısında 2 çift geceliğin bulundurulmasını tavsiye ederiz. Anne ve bebek için yedeği olan kıyafetler karşılaşılabilecek her türlü olumsuzluk karşısında kurtarıcı olacaktır.
Bebeklerde olduğu gibi anneler için de hastane çıkış kıyafeti mevsime göre seçilmelidir. Yaz aylarında rahat ve terletmeyecek kıyafetler, kış aylarında da sıcak tutacak aynı zamanda rahat kıyafetler tercih edilebilir. Anne hastane çıkışı elbise ve rahat kıyafet seçenekleri bu aşamada değerlendirilebilir.
Emzirme süreci daha önce de belirttiğimiz gibi doğum sonrası en çok zaman alan eylemdir. Anneler kendileri ve bebeklerinin rahat edecekleri kıyafetleri seçmelidir. Pek çok firma annelerin bebeklerini rahatça emzirebilmeleri için fonksiyonel kıyafetler üretmektedir. Bunların başında emzirme sütyeni, emzirme atleti, emzirme elbisesi, emzirme gömleği gibi ürünler gelmektedir. Ayrıca emzirme örtüsü de özellikle ev dışarısında ve kalabalık ortamlarda annelere büyük kolaylık sağlamaktadır.
Doğum öncesi ve sonrası ele alınması gereken uzun bir süreçtir. Doğumdan sonra kadınlarda lohusalık dönemi başlamış olur. Bu dönemde vajinal akıntılar 2 haftadan 4 haftaya kadar devam etmektedir. Bu nedenle bolca iç çamaşırı ve ped ihtiyacı doğmaktadır.
Bir çok devlet kadın doğum hastanesi doğum yapacak annelerden hasta bezi ve yatak koruma pedini yanlarında bulundurmalarını istemektedir.
Bir de lohusa pedi denilen ve doğum sonrasında annelerin uzun süreli kullandıkları kişisel hijyen ürünleri bulunmaktadır. Bunlar anne-bebek ürünleri satan dükkanlardan ve eczanelerden temin edilebilir.
Bebeklerin ilk emmeye başladıkları dönemlerde annelerin meme uçlarında çatlama ve yaralar oluşabilir. Bu durumlara karşı tedavi edici, doğal içerikli kremler kullanılabilir. Ağrılara da iyi gelen bu kremler bebekler için de zararlı değildir.
Öncelikle şunu belirtmeliyiz ki, süt sağım aleti doğumdan önce mutlaka alınması gereken bir ürün değildir. Süt sağım aletleri anne memesinden sütün az gelmesi ya da bebeğin sağlıklı emmemesi durumunda kullanılır. Süt sağım aleti ile anne memesinden elde edilen süt biberon vasıtasıyla bebeğe verilmektedir. Bir çok hastanede süt sağım aleti bulunduğu için ilk etapta bu aletin edinilmesi gerekli değildir.
Doğum çantası hazırlanırken seçilen ürünlerin bir çoğu rahatlık yani konfora yöneliktir. Özellikle anneler yorucu ve sancılı bir süreç olan doğum sonrasında rahat kıyafetleri tercih etmektedir. Bu nedenle ayakkabı yerine terlik, ceket ya da mont yerine hırka doğum çantasına konulan ürünlerin başında gelmektedir.
Doğumdan sonra özellikle ayaklarda ve tüm vücutta oluşabilecek şişlikler terlik, sabahlık ve hırka gibi rahat kıyafetleri giymeyi gerektirebilir.
Anne hastane çantası hazırlanırken yapılacak ürün listesini dilediğiniz kadar uzatmanız mümkün. İhtiyaçları asgari ya da azami ölçüde belirlemek tamamen kişisel bir tercihtir. Umarız ki bu yazımız hayatınızın en özel evrelerinden biri olan doğum öncesi ve sonrasında size fikir verir ve kolaylık sağlar.
Dünyaya bir bebek getirme fikri ile başlayan bir süreç haline gelen anne/bebek ürünlerinin tedariki hamileliğin ilerleyen safhalarında ve doğum sonrasında daha da önemli bir hal almaktadır.
Çocuklarla verimli zaman geçirmek günümüz endüstri toplumlarında giderek daha fazla önem kazanmıştır. Günün en az 8 saatlik bölümünde işte veya dışarıda olmak zorunda olan ebeveynler için günlük rutin işler, uyku vb. durumlarından sonra geriye kalan kısıtl
Çocuk sahibi olacak ebeveynlerin yapacakları alışverişte kafaları karıştıran, en çok araştırma gerektiren konu, bebek arabası şüphesiz.
Hediye alma eyleminin kendisi yeterince zorlayıcıyken söz konusu bir çocuğa hediye alma olduğunda olaylar çığırından çıkabiliyor! Yüzbinlerce alternatif arasından en doğrusunu seçmek gerçekten bir hayli zorlayıcı.
Teknoloji çağı, bilişim ve iletişimin insan hayatına, ekonomik, sosyolojik, bilimsel ve toplumsal olarak yön vermesi ve maksimum fayda sağlaması ile yaşadığımız döneme adını vermiştir. Teknolojinin her anlamda ve her alanda birçok faydası varken zararları
İnsanoğlu teknolojinin gelişmesi ve internet ile bilgiye daha kolay ulaşabilmesi ile beslenme alışkanlıkları ve çeşitlerini daha fazla araştırır hale geldi. Hemen herkes kendi sağlık, ekonomik ve sosyal çevre koşullarına göre şekillenen beslenme şekillerin
Dünya üzerinde topluluklar ve devletler hep var olmuşlardır. Önceliklerin sürekli değiştiği bu zaman zarfı içerisinde devam eden ve değişmeyen tek şey ise değişimin kendisi olmuştur. Geride bıraktığımız 20. yüzyıl 2 tane dünya savaşı görmüş ve peşinden gel
Teknolojinin büyük etkisi ile sürekli değişen ve gelişen bir dünyada yaşamaktayız. Bu değişim ve gelişim A'dan Z'ye hayatın her alanında etkisini göstermektedir. Gelişen teknolojinin insan hayatında gerçekleştirdiği değişikleri yüzlerce hatta binlerce başl
Teknoloji geliştikçe bilgisayar sistemleri, oyun konsolları, bulut sistemleri gelişmekte ve dönüşmektedir.
Her geçen gün yepyeni bir launchpad projesi ile sizlere misafir olmaktayız.
Dünyaya bir bebek getirme fikri ile başlayan bir süreç haline gelen anne/bebek ürünlerinin tedariki hamileliğin ilerleyen safhalarında ve doğum sonrasında daha da önemli bir hal almaktadır.
Çocuklarla verimli zaman geçirmek günümüz endüstri toplumlarında giderek daha fazla önem kazanmıştır. Günün en az 8 saatlik bölümünde işte veya dışarıda olmak zorunda olan ebeveynler için günlük rutin işler, uyku vb. durumlarından sonra geriye kalan kısıtl
Çocuk sahibi olacak ebeveynlerin yapacakları alışverişte kafaları karıştıran, en çok araştırma gerektiren konu, bebek arabası şüphesiz.
Hediye alma eyleminin kendisi yeterince zorlayıcıyken söz konusu bir çocuğa hediye alma olduğunda olaylar çığırından çıkabiliyor! Yüzbinlerce alternatif arasından en doğrusunu seçmek gerçekten bir hayli zorlayıcı.
Teknoloji çağı, bilişim ve iletişimin insan hayatına, ekonomik, sosyolojik, bilimsel ve toplumsal olarak yön vermesi ve maksimum fayda sağlaması ile yaşadığımız döneme adını vermiştir. Teknolojinin her anlamda ve her alanda birçok faydası varken zararları
İnsanoğlu teknolojinin gelişmesi ve internet ile bilgiye daha kolay ulaşabilmesi ile beslenme alışkanlıkları ve çeşitlerini daha fazla araştırır hale geldi. Hemen herkes kendi sağlık, ekonomik ve sosyal çevre koşullarına göre şekillenen beslenme şekillerin
Dünya üzerinde topluluklar ve devletler hep var olmuşlardır. Önceliklerin sürekli değiştiği bu zaman zarfı içerisinde devam eden ve değişmeyen tek şey ise değişimin kendisi olmuştur. Geride bıraktığımız 20. yüzyıl 2 tane dünya savaşı görmüş ve peşinden gel
Teknolojinin büyük etkisi ile sürekli değişen ve gelişen bir dünyada yaşamaktayız. Bu değişim ve gelişim A'dan Z'ye hayatın her alanında etkisini göstermektedir. Gelişen teknolojinin insan hayatında gerçekleştirdiği değişikleri yüzlerce hatta binlerce başl
Teknoloji geliştikçe bilgisayar sistemleri, oyun konsolları, bulut sistemleri gelişmekte ve dönüşmektedir.
Her geçen gün yepyeni bir launchpad projesi ile sizlere misafir olmaktayız.
Hemen ücretsiz kaydolarak üyeliğinizi başlatın.
Ücretsiz İşletme Hesabı Açın