“Bir Trenin La Ciotat Garına Gelişi” filminin Fransa’da yayınlandığı 1895 yılından itibaren Sinema hayatlarımızda yer almış ve günümüze kadar uzanan sanat kolu olarak sıklıkla tercih etmiş olduğumuz bir alan oluşturmuştur. Sinema nedir? Sinema birden fazla kişinin aynı anda film izlemesini sağlayan aygıtın adıdır aslında. Biz bütün aktiviteye ev sahipliği yapan mekana ve aktivitenin kendisini Sinema olarak tanımlıyoruz. Gündelik hayatımızda. Hadi sinema yapalım mı, hadi sinemaya gidelim gibi ifadelerimiz de bu yüzden oluyor zaten. Sinema tarihinde birçok yapıt, başyapıt ve sayısız eser bulunmaktadır. 1 asrı geçen geçmişi olmasına ve yaşadığımız dönemdeki teknolojik devrimlere rağmen popülaritesini hiç kaybetmemiş olan Sinema ve sinema kültürü öyle gözüküyor ki çok uzun süre daha hayatlarımızdaki yerini koruyacak.
Hepimizin sevdiği ya da tercih ettiği filmlerin farklılık göstermesi gayet doğal. Bu yüzden sinema filmleri kategorik olarak sınıflandırılmaktadır. Saymamız gerekirse eğer; Animasyon, Aksiyon, Macera, Belgesel, biyografi, savaş, fantastik, gerilim, korku, müzikal, spor, western, erotik gibi birçok film türü içerisinde hepimizin tercih ettikleri ya da uzak durdukları muhakkak vardır. Ama bir tanesi var ki hemen hemen birçoğumuz tarafından tartışmasız kabul edilir ve ortak karar alınarak izlenir. Evet bahsettiğimiz film türü bilim kurgu filmlerdir. Peki Bilim Kurgu nedir? Bilim Kurgu filmleri aslında yönetmenlerin hayal dünyasında kurgulanmış, çoğu zaman yakın gelecek olsa da bazı durumlarda yakın geçmiş tarihi işleyen, gerçekliğe aykırı kurguları içinde barındıran ama çok basit olasılıkları ya da olması mümkün hiçlikleri de bünyesinde var eden sanatsal yapılardır. Sizlere bugün sinemanın en eşsiz eserlerinin birçoğunun yapıldığı bu yapıtların özelliklerinden, bu eserlerin ortaya çıkmasına yakıt sağlayan bilim kurgu klasikleri ve bilim kurgu kitaplarından bahsederken, geçmişten günümüze bir yolculuk yapacağız. Yazımızın son bölümünde ise muhakkak izlemeniz gereken en güzel bilim kurgu filmleri arasından bazılarını paylaşıp değerlendireceğiz.
Çok azımız Bilim Kurgu tarzı filmlerden hoşlanmaz. Çok büyük bir çoğunluğumuzun hayatlarında en azından sevdiği bir ya da birden çok bilim kurgu filmi olmuştur. Peki nedir bu Bilim Kurgu filmlerinin kendine çeken özelliği. Bilim Kurgu neden seviliyor diye yaptığımız kısa araştırmada şunu gördük ki, izleyici kitlesinin ortak bazı özelliklerine dokunan bir yapısı olmasından kaynaklı bilim kurgu filmlerine karşı her zaman bir ilgi bulunuyor. Peki bu dokunuşun sırrı nedir? Bilim kurgu hikayeleri ya da bilim kurgu filmlerinin ortak özelliği, bu filmler var olmayan ve olma olasılığı da çok fazla bulunmayan hikayeleri işlemektedirler. Yani hemen hemen hepsi bir hayal ürününün beyaz perdeye yansımış hali. İşlenen hayal ya da hikaye adı her ne olursa olsun, bizim hayalimiz ya da hikayemiz olmasa da etkilenme ya da hikayeye kapılma ihtimalimiz aslında bilim kurgu filmlerinin en büyük özelliği olsa gerek. Evet her şeyi tabi ki hayal edemeyiz, insanoğlunun bile bir hayal etme sınırı demeyelim de kapasitesi var. Her ikisi de farklı kavramlar sonuçta. Yani kısacası bilim kurgu filmleri aslında bilmediğimiz ya da daha önce olabilirliğini tahmin etmediğimiz bir hikayede bizim de var olmamızı sağlar ve bu da insanoğlunun hoşuna giden bir etkileşimdir.
Anlatılmayan bir çok hikaye bilinmeyen sayısız hayal hayatlarımızdan aktı gitti. Her hayal ve her hikaye açılmamış bir kapı ve gizli bir sihir anlamına geliyor. Ama biz biliyoruz ki her zaman en büyük hikaye henüz anlatılmamış olandır. Diğer film türlerinde bir beklenti ya da öngörü var iken bilim kurgu filmleri tamamen sürprizlerle doludur. Bir bilim kurgu eserinde dev bir gorilin bir insana olan aşk hikayesi işlenirken bir diğerinde ölülerin canlanıp dünyaya hakim olan canavarlara dönüşmesi işlenebiliyor. Her ikisi de bilim kurgu eseridir ama çok farklı duyguları ön plana çıkarır. İşin daha garip yanı her iki bilim kurgu örneğimizden de etkilenebilir ve daha önce izlememize rağmen tekrar tekrar izleyebiliriz.
Bilim Kurgu kitapları aslında bu sektörün önünü uzun zaman önce açmaya başlamıştı. Bilim Kurgu hikayelere çok uzun zamandır ilgi duyan okuyucuların hayal güçlerini zorlayarak kurguladıkları hikayelerin bazen bilim kurgu filmlerinde hüsrana uğradığını söyleyebiliriz. Çünkü insanoğlunun genlerinde beklenti her zaman üst seviyededir. Bir kitap okurken olgunlaşan hayal kurgumuz kitapla beraber kendini geliştir ve ortaya güzel görsellerle bezenmiş bir hikaye çıkar. Ama sektörel değişim sonucu bilim kurgu klasikleri artık sadece bir kitaba sırtını yaslamamaktadır. Hatta çoğu film şirketi, harcanan o kadar paraya ve filmi ortaya çıkarmak için ihtiyaç olan o geniş zamana rağmen bu yaşanan beklentileri karşılayamama sorunsalını aşmış görünmemektedir. Bu yüzden artık bilim kurgu kitaplarından esinlenerek değil tamamen yönetmenin kurguları üzerinden hikayeleri ele almaya başlamışlardır. Bu aslında çok daha başarılı gibi gözükse de şuna eminiz ki her bilim kurgu kitabı olmasa da bu alanda isim yapmış birçok eser de sinema ürünü olarak işlenecektir. Bu tarz bilim kurgu filmlerinde çoğu zaman hikaye birebir aynı olmamaktadır. Bu da her filmin hakkı olan kendi sürpriz hikayelerinin de film içinde serpilmesi olarak karşımıza çıkar.
2022 yılının en iyi bilim kurgu kitaplarını ele aldığımızda karşımıza çok tanıdık bazı isimler geliyor. En iyi bilim kurgu kitapları sıralamamızın ilk 5 isminin 3 tanesi Harry Potter serilerine ait. Harry Potter ve Felsefe taşı, Harry Potter ve Azkaban Tutsağı ile Harry Potter ve Zümrüdüanka eserlerinin çok revaçta olduğunu söyleyebiliriz. En çok satan bilim kurgu kitaplarında sonraki sıralamada ise Isaac Asimov’un “İşte Tanrılar “adlı eseri bulunuyor. Isaac Asimov’un bilim kurgu dünyasında en başarılı birkaç isimden biri olduğu biliniyor. Hikayede paralel evrenlerde enerji transferi ve bu sırada uzaylılarla yaşanan temaslar ele alınıyor. En iyi bilim kurgu 2022 sıralamasında son ele alacağımız eser de oldukça tanıdık. Yüzüklerin Efendisi - III - Kralın Dönüşü adlı bilim kurgu kitabı 2022 yılının en çok beğenilen bilim kurgu eserlerinden birisi. Bundan önceki serilerinde büyük ilgi gören hikayenin son çıkan eserinde ise karanlık ile olan savaşın büyüyerek stratejik bir aşamaya geçtiğini anlatıyor.
Bilim Kurgu hikayelerini sevmemizin en büyük sebebi ise bizlere sunmuş olduğu görsel dünyadır. Hiçbirimiz dinozorları görmedik. Hiçbirimiz o dönemde yaşamadık. Elimizde bulunan tek veri ise, milyonlarca yıldır toprağın içinde adeta bir fotoğraf karesine dönüşmüş olan fosillerdi. Teknoloji ilerledikçe biz de daha fazla bilgiye sahip olduk ve yine teknolojinin sayesinde bu zamana ait canlıların bir envanterine ulaşmayı başardık. Ama yapılan iş öyle zor ve öyle meşakkatliydi ki, ortaya çıkan eser de bir o kadar muhteşem oldu. Jurassic park filmi bilim kurgu tanımlamasına en uygun film serilerinin başında gelir. Evet görmedik evet elimizde çok az veri var ama artık o döneme ait canlıların yaşam süreçlerini tespit edebilecek kadar teknolojimiz ilerledi ve bunu görsellerle bize göstermek de tamamen sinema sektörünün işiydi ve muhteşem bir esere imza atıldı.
Teknolojinin bu denli gelişim göstermesi Bilim Kurgu filmlerindeki kaliteyi üst seviyelere çıkarmıştır. Bu da aslında 20. yüzyılın sonrasında basit ve içi boş hikayelerin kaliteli görsellerle kapatılma mücadelesini bizlere gösterdi. Bu da haliyle Bilim Kurgu filmlerine olan ilgiyi azaltsa da sinema sektörü bu yanlıştan çok kısa sürede döndü ve muhteşem eserlere imza atıldı. Artık uluslararası sinema ödüllerinde verilen ödüllerin yarısına yakın kadarı bilim kurgu filmlerine verilir oldu.
Bilim Kurgu filmlerinin bir özelliğinin de bazı metaforlara karşı kişiselleştirme barındırmasıdır. Buna en güzel örnek Godzilla olacaktır. Atom Bombası yerine Mozilla karakteri kullanılmış ve protest bir yaklaşım sunulmuştur. Keza soğuk savaş zamanı yapılan uzaylıların istilası ya da nükleer bomba tehdidini işleyen bilim kurgular da aslında Sovyetler Birliği’ne karşı takınılması gereken tutumu işaret ediyordu. Tanınmış Bilim Kurgu yazarı Kim Stanley Robinson’un da dediği gibi, toplumsal görev olarak yaşanan zamana ait gerçekliği anlatmanın en güzel yolu bilim kurgu filmleri ile mümkündür. Bunun en büyük sebebi ise, hemen hemen herkesin bir bilim kurgu romanın içinde yaşadığı gerçeğidir.
Dünya üzerinde atom bombası 2 sefer ABD tarafından Japonya’ya atıldı ve yıkım gerçekten korkunçtu. Şu An mevcut nükleer silahların yaratacağı tahribat ise hayal dünyamızın erişemeyeceği bir nokta ve bu noktayı bize en güzel gösterecek film türü de elbette Bilim Kurgu filmleri olacaktır. Evet bir nükleer savaş felakettir ama bunun sadece lafta kalmaması ve toplumların bunu bir film üzerinden işlemesi çok daha etkili olacaktır.
Yazımızın son bölümüne geldiğimiz bu noktada sizlere en güzel bilim kurgu filmlerinden derlediğimiz bir sıralama hazırladık. Bilim Kurgu sektörünün geçmişi 20. yüzyılın başlarına kadar gidiyor. Dünya üzerinde yayınlanmış ilk Bilim Kurgu filmi 1902 yılında beyaz perdeye taşınmış olan Aya Yolculuk filmi idi. Ama asıl parlak dönem ise 20. yüzyılın son çeyreğinde yaşanmıştır. Özellikle 1970'li yıllarda yükselişe geçen bilim kurgu filmlerine ait en güzel en başarılı eserleri sizlerle paylaşmak istedik. Hadi başlayalım.
Hepimizin ortak hayallerinden birisi de herhalde zamanda yolculuk yapmak ve görmek istediğimiz figürlere kendi zamanında ulaşmak olmuştur. En iyi bilim kurgu filmleri listesinin ilk sırasındaki film tam da böyle bir konuyu ele alıyor. Adında bulunan paradox ise zaten bilim kurgu filmine yakışır bir isim olmuş. Geleceğe dönüş filmi 1985 yılında yayınlandığı anda patlama yapmış ve yılın en iyi filmi seçilmiştir. Annesi ve Babasının ilişkisine zarar verecek bir durumda geriye dönüp hatasını telafi etmeye çalışan bir gencin hikayesini konu alan eserin 2 ve 3. serisi de çekilmiştir.
Keanu Reeves’in muhteşem oyunculuğu ve sunmuş olduğu olağanüstü fantastik hikaye ile Matrix hiç şüphesiz Bilim Kurgu filmleri arasında en çok akıllarda kalanlardan birisidir. Beyaz Perdede yayınlanmış olduğu 1999 yılında ABD ve dünya üzerinde büyük ilgi uyandıran yapıt yaklaşık yarım Milyar Dolar hasılat bırakmıştır. Zamanında bulunmayan ve daha önce kullanılmamış video teknikleri ile de kendinden bahsettiren filmde gerçekler ve hayaller arasındaki dünya ile kurulan bağlantının gerçeklik derecesinin ele alınması ve bu durumun ortaya çıkardığı sorunların çözülmeye çalışıldığını görüyoruz. Filmde ayrıca bir aşk hikayesi de bulunuyor.
Gelecekten gelen Cyborg Savaşçılara karşı verilen mücadeleyi işleyen Terminatör filmi düşük bütçesine karşın olağanüstü etkiler bırakmıştır. Özellikle usta oyuncu Arnold Schwarzenegger ile özdeşleşmiş olan filmin ilk serisi 1984 yılında yayınlanmış. Synet medeniyeti tarafından, isyankarların liderinin var olmasını engellemek amacı ile gönderilen yeni model Cyborg ve ona karşı mücadele eden iyi cyborgun nefes kesen mücadelesini ele alan filmin daha sonrasında birçok serisi de çekilmiştir.
Bilim kurgu film önerilerimizde sıradaki filmimiz Yıldızlararası yani orjinal adı ile İnterstellar. 2014 yılında vizyona girmiş olan Yıldızlararası filmi için 165 milyon dolar harcanmış ve 650 Milyon Dolar hasılat elde edilmiş. Dünyada yaşamın sona erme sürecine girmesi ile birlikte yeni dünyalar arama projesinde var olan bir çiftçi ve onun kızının aralarındaki baba kız ilişkisini de ele alan film büyük yankı uyandırarak en, iyi görsel efekt oscarının da sahibi olmuştur. Henüz izlenmemiş olanınız varsa ilk fırsatta izlemenizi önereceğimiz Yıldızlararası filminin yönetmeni Christopher Nolan.
George Lucas ismi 1970’li yıllarda adından söz ettiren bir yönetmen olma yolunda atmış olduğu en büyük adım olan Yıldız Savaşları filmi ile 7'den 77'ye herkesin sevdiği bir film serisinin de ilk yönetmeni olma unvanını elinde tutmaktadır. Uzaylılar ve uzay temalarını oldukça ön plana çıkaran filmde klon savaşları terimi ile ilk defa karşılaşmış olduk. Filmin orjinal serisi 3 filmden oluşmaktadır ve yaklaşık olarak 3 Milyar dolar gibi sıra dışı bir hasılata da imza atmıştır. En iyi bilim kurgu filmleri sıralamasında da yerini alan Yıldız Savaşları filmine ait birçok dizi ve alt yapıt da beyaz perdede yayınlanmıştır.
Eğer konumuz bilim kurgu ve bilim kurgu filmleri ise ve bizden bilim kurgu film önerileri istiyorsanız size vereceğimiz birkaç isimden birisi de kesinlikle Jurassic Park olacaktır. İlk beyaz perdeye taşındığı 1993 yılında rekor kırarak 915 Milyon Dolar hasılat yapan filmin bütçesi ise 95 Milyon dolar civarlarında. Oyuncu kadrosunun kalitesi ve zenginliğinin yanı sıra işlemiş olduğu hikayenin ilgi çekici olması ve Dinazor temasını işleyen en kaliteli eser olma özelliği ile her zaman ön planda olan Jurassic Park filmi ve serisi şu ana kadar 5 esere imza attı. Usta yönetmen Steven Spielberg’in eseri olan filmde ayrıca doğa ile insanoğlunun amansız savaşının zararlarına vurgu yapılıyor.
Bir diğer bilim kurgu başyapıtı da Transformers serisidir. Arabaların bir robota dönüşmesi ve bu robotların da insanlık için kötülükle mücadele etmesi nefis bir Bilim Kurgu örneğidir. Duygular ile bilimi harmanlayan filmin ilk serisinin hasılatı ise 1 Milyar doların üzerindedir.
Sıradaki bilim kurgu film önerimiz zombi filmlerini severlerin gözdesi Ölümcül deney yani Resident Evil. Bu bilim kurgu örneğinde ise karanlık ve korku dolu bir dünya ve bu dünyayı ele geçirmiş olan zombilere karşı yapılan mücadele anlatılıyor. Milla Jovovich’in kendini dünyaya tanıttığı bu filmin müzikleri ise Marilyn Manson imzası taşıyor. Daha sonra oyunları ile de oyun piyasasında yer bulacak olan filmin devamı da gelmiştir.
Hani bazı filmler vardır ya, izlemişsinizdir ama Tv’de denk geldiğiniz zaman tekrar kapılır farkında olmadan tekrar izlersiniz. İşte bu örneğe en uygun bilim kurgu filmi "Ben Efsaneyim" yani “I'm Legend” filmidir. Will Smith’in şahane performansı ile daha da yükselen filmin yapım tarihi 2007. 150 Milyon dolar bütçe ile yapılan filmin hasılatı ise 585 milyon Dolar. Genetik bilimin yol açtığı bir facia ile mutanta dönüşen ve ölen insanlığın hikayesini ele alan filmin final sahnesi için 3 ayrı senaryo bulunuyor.
Ve geldik en güzel bilim kurgu filmleri sıralamasında son filme. Aliens filmi tarihte gelmiş geçmiş en iyi bilim kurgu filmlerinden birisidir. Bilim Kurgu filmi nedir diye soracak olanlara vereceğiniz en güzel cevap Aliens filmi ve devamında gelen serisidir. Hem uzaylı, hem olağanüstü özelliklere sahip, hem de çok zeki yaratıklarla olan mücadeleyi ele alan filmin her anında heyecan bulunuyor. James Cameron yönetmenliğinde can bulan filmin etkisi hala sürmektedir. Oyuncakları, oyunları ve birçok farklı ürünü ile adete bir marka olmuş film günümüze kadar gelen en iyi bilim kurgu filmi olarak tanımlanmaktadır.
Toplumun büyük kesimine 'ne izlersiniz?' diye sorulduğunda genelde alınan yanıtların başında belgesel geliyor.
Çağımız iletişim çağı ve ve teknolojik ilerlemenin üst seviyelere çıktığı, daha doğrusu daha önce hiç yaşanmamış bir hıza evrildiği şu dönemlerde gerek haber alma gerekse de habercilik yapma konu başlıkları da bu hıza paralel olarak değişime uğramıştır.
Güney Kore yaşamı ve kültürüne dair popülaritenin her geçen gün artması K-Pop kadar K-Drama merakını da uyandırdı.
Bugün hayatımızı şekillendiren, içinde yaşadığımız toplumu biçimlendiren kurallar bir günde oluşmamış, bir sürekliliğin sonucu ortaya çıkmıştır.
İnternet devrimi ile hayatımızda yer alan değişikliklerin biri de medya! Film ve diziler TV programlar ve daha pek çok eğlenceli içerikler dijital medyaya doğru kaydı.
İnternetin gelişimi ve yaygınlaşması pek çok yeni iş kolunun doğmasına neden oldu.
Teknolojinin gelişmesi insanoğlunun pek çok alışkanlığını kökünden değiştirdi.
Amerika Birleşik Devletleri Seattle merkezli Amazon artık yalnızca bir e-ticaret platformu değil.
Dijital yayın platformlarının patlama yaşadığı günümüzde, farklı konsepti ile aradan sıyrılan Gain, yerli bir platform ve gerçekten çok farklı! 2019 yılında kurulan Gain, ilk zamanlar çoğunlukla cep telefonlarında kullanıldı.
İstediğin zaman ve istediğin yerde gibi bir özgürlüğü izleyicilere sunan dijital platformlar, popülerliğini her geçen gün arttırıyor ve arasına sürekli yeni bir isim katılıyor. Şimdi bu dijital platformları ve bizi ekran başına kilitleyen o muhteşem yapıtl
Toplumun büyük kesimine 'ne izlersiniz?' diye sorulduğunda genelde alınan yanıtların başında belgesel geliyor.
Çağımız iletişim çağı ve ve teknolojik ilerlemenin üst seviyelere çıktığı, daha doğrusu daha önce hiç yaşanmamış bir hıza evrildiği şu dönemlerde gerek haber alma gerekse de habercilik yapma konu başlıkları da bu hıza paralel olarak değişime uğramıştır.
Güney Kore yaşamı ve kültürüne dair popülaritenin her geçen gün artması K-Pop kadar K-Drama merakını da uyandırdı.
Bugün hayatımızı şekillendiren, içinde yaşadığımız toplumu biçimlendiren kurallar bir günde oluşmamış, bir sürekliliğin sonucu ortaya çıkmıştır.
İnternet devrimi ile hayatımızda yer alan değişikliklerin biri de medya! Film ve diziler TV programlar ve daha pek çok eğlenceli içerikler dijital medyaya doğru kaydı.
İnternetin gelişimi ve yaygınlaşması pek çok yeni iş kolunun doğmasına neden oldu.
Teknolojinin gelişmesi insanoğlunun pek çok alışkanlığını kökünden değiştirdi.
Amerika Birleşik Devletleri Seattle merkezli Amazon artık yalnızca bir e-ticaret platformu değil.
Dijital yayın platformlarının patlama yaşadığı günümüzde, farklı konsepti ile aradan sıyrılan Gain, yerli bir platform ve gerçekten çok farklı! 2019 yılında kurulan Gain, ilk zamanlar çoğunlukla cep telefonlarında kullanıldı.
İstediğin zaman ve istediğin yerde gibi bir özgürlüğü izleyicilere sunan dijital platformlar, popülerliğini her geçen gün arttırıyor ve arasına sürekli yeni bir isim katılıyor. Şimdi bu dijital platformları ve bizi ekran başına kilitleyen o muhteşem yapıtl
Hemen ücretsiz kaydolarak üyeliğinizi başlatın.
Ücretsiz İşletme Hesabı Açın