BiM Bubi tuzağı

Bugün mahallemizdeki mağazada şahit olduğum bir olay beni BİM' den alışveriş yaptığıma pişman etti, artık alışveriş yapmayacağım da. Kasada bir kadın müşteriye kadın kasiyer elindeki cep telefonundan bir şeyler gösteriyor, "sen bunu da alacaksın, bak kutudan çıkarıyorsun, bugün farkettim" dedi. Mağazadaki çalışanlar kadının çevresini sarmışlardı. Diğer bir erkek çalışan yarısı yırtık bir kutu getirdi kadın müşteriye kadın kasiyer bunu alacaksın diyordu. Kadın müşteri "ne zaman?, hatırlıyorum, tamam getirin kutuyu bir bakalım" dedi, Kasiyer tekrar telefondan kadına bir şeyler gösterdi. "Ne alacağım? Siz beni hırsızlıkla itham ediyorsunuz, attığınız iftirayı benim bu malı almam temizleyecekse alayım, git de bak şimdi sizin züccaciye reyonundaki cam ürünleriniz sürekli ya kırık ya çatlak, açık kutu içindeki bardağı kontrol ettim, ne var bunda kontrol etmekte sakınca mı var, çatlak-kırık bardakları kutunun dışına kutunun olduğu yerde yer yoktu, alt rafa koydum diye hırsız mı oldum, bir de bana yırtık kutu içindeki eksik malı al diye baskı yapıyorsunuz, hani bardaklar, nerede aç bak çantama omuz çantasında cam bardak mı taşınırmış. Olay 15 gün önce olmuş, nerdeyse her gün buradayım şimdi mi söylüyorsun, kamera kaydında bardak rafa konuluyor belli, çanta ağzına kadar açık içi görünüyor, ben senelerdir neredeyse her gün buradan alışveriş yapıyorum 15 gündür neden söylemediniz ya da polise haber vermediniz. Hırsızlık yapan kredi kartıyla alışveriş yapar mı, alacağımı aldım çıktım, hatta süt ve sandviçi kapının önünde dilenen küçük kıza verdim, ayrıca benim param bu takımı almaya da yeter, kleptoman da değilim" dedi. Erkek çalışan kadın müşterinin elindeki kutuyu çekerek aldı, başka bir kadın çalışanın eline verdi ve koşarak uzaklaştı. Kadın müşteri "getir bakalım tabi alacağım ya o ayıplı, bana bu kadar iftira atıp bir de yeni aldığım bu ürünleri kasadan geçirip bana satmayacaksın herhalde iptal et satışı" dedi çıktı gitti. Kadının dedikleri doğru hem ayıplı mal satıyor, hem iftira atıyor, hem de o kişiye mal satmaya çalışıyorlar. Kadın kutunun içindeki bardakları kontrol etmiş, ayıplıları kutu dışına almış. Çalışanlar ayıplı malı satma konusunu ciddiye almakdıkları gibi bir de müşteriyle herkesin içinde tartışıyorlar. Haklı ve aklı başında olsalar çevresini sarıp poliscilik oynamaz polise bilgi verirlerdi, kadın da gider ifadesini verirdi. Vay sen nasıl ayıbımızı örtmedin de malı satın almadın, bir de ayıbımızı rafa çıkardın diyorlar. Meğer açık kutular, yırtık kutular BİM' deki bubi tuzaklarıymış.